PwC Türkiye’nin KONDA işbirliği ile gerçekleşen “Yeni Denklem’in Yeni Trendleri” adını taşıyan araştırmanın sonuçları açıklandı. Rutin sonuçlar yanında Türkiye gidişata girişimciliğe dayalı gerçeği ile bakıyor
PwC Türkiye’nin içerik katkıları ve Sabancı Holding ana sponsorluğunda düzenlenen zirvede, dijital dönüşümden yeşil dönüşüme, geleceğin trendlerinden finansın dönüşümüne, geleceğin insan kaynağına, aile şirketlerini bekleyen risklere olmak üzere birçok konu uzmanlarca değerlendirildi, panelistlerce tartışıldı. Araştırma Türkiye’nin özel sektör, sivil toplum, akademi dünyasından önemli 250 katılımcıyla çevrim içi anket yöntemi ile yapıldı diyen PwC Türkiye Kıdemli Ortağı Cenk Ulu, araştırmayla gelecek için yolda karşılaşabilecek potansiyel zorlukları önceden tespite çalıştıklarını söyledi. KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, PwC Türkiye ve KON DA iş birliği ile gerçekleştirilen araştırmanın en önemli bulgusunu, “İş dünyasının karar verici pozisyondaki insanları, dünyanın gidişatı, olası riskler ve fırsatlar konusunda oldukça yüksek bir farkındalık içindeler” dedi.

Araştırmanın ortaya koyduğu, Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin yöneticileri, akademisyenler ve kanaat önderlerinin gelecek 10 yıla ilişkin kimi endişeleri ve beklentileri; dünya ve Türkiye için farklılık gösterdi. “Önümüzdeki 10 yıl içerisinde aşağıdaki konuların dünyanın Türkiye’nin gelişiminde nasıl bir rol oynayacağını düşünüyorsunuz?” sorusuna verilen yanıtlarda önemli ayrışma ortaya çıktı. Dijitalleşme ve yapay zeka ile tıp-genetik teknolojileri dünyanın gelişiminde yüzde 90’ın üzerin de rol oynayacağı düşünülürken, Türkiye’nin gelecek 10 yılına etki edecek faktörler arasında yapay zeka yüzde 50 ile 6. sırada bulunuyor. Türkiye’nin 10 yılına etki edecek konuların başında dijitalleşme ve girişimcilik geliyor.
Türkiye’nin gelecek 10 yılına olumlu etkisi beklenen konular yüzde 50-81 oranlarında değerlendirilirken, yüz de 74-96 oranları arasında daha güçle beklentiler olduğu dikkat çekti. Katılımcıların gelecek öngörülerini, dünyanın ve Türkiye’nin gelişiminde belirleyici olacak temaları, fırsatları ve endişelerini anlattıkları araştırmanın bulgularına göre, iklim değişikliği yüzde 93 oranda katılımla ile gelecek 10 yıla ilişkin en olumsuz konuyu oluşturdu. Yüzde 92 ile de bu olumsuz konuyu ülkeler arası gelir dağılımı odaklı olmak üzere küresel ekonomik dengeler izledi. Gelir dağılımı da yüzde 88 oranında olumsuzluk içeren konu olarak değerlendirildi. Katılımcıların gelecek 10 yıla ilişkin endişeleri de iklim değişikliği ve çevre etkisi (yüzde 89), gelir dağılımındaki eşitsizlik (yüzde 89) ve politik belirsizlik (yüzde 84) olarak belirlendi. Raporda, “katılımcıların gelir dağılımındaki eşitsizlik, politik ve jeopolitik belirsizlik gibi kendi kontrolleri dışındaki alanlarda tedirgin olduklarını görüyoruz” denildi. Katılımcılar, teknolojinin in- san hayatına etkisini, bilginin yaygınlaşmasını, sağlık ve eğitim sistemlerindeki gelişmeleri ise olumlu buluyor.