İstanbul Özel Halk Otobüsçüleri ortaya koydukları iş birliği ile yeni sistemde ortak aklı kullanıyor diyen Esnaf Odası Başkanı Göksel Ovacık, yaptığı değerlendirmesinde artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı mesajını verdi
İstanbul Özel Halk Otobüsleri Esnaf Odası ve Özulaş Başkanı Göksel Ovacı, Mavi Marmara Genel Kurulu’nda yaptığı özel değerlendirmesinde, İstanbul şirketleri iş birliği ile gelişimde yeni çözümler üretirken, aynı zamanda ülke geneli iş birliğine de TÖHOB üzerinden destek verici çalışmalarını aralıksız sürdüreceğini dile getirdiği değerlendirmesini sunuyoruz…
“İSTANBUL’da 5 şirket var. Eskiden şirketlerde seçim çoklu adaylarla yapılırdı. Bir hayli çetin ve çekişmeli geçerdi. Şimdi farklı. Artık bu çekişmeler olmayan genel kurullar görüyoruz. Bunu ilki Öztaş Genel Kurulu’nda gördük. Sayın Mehmet Tekin Başkanımız’ın seçiminde yaşadık. Artık esnaf tercihinde farklı davranıyor.
Bütün esnaf söz birliği etmesi gerektiğini görerek açıkça bizlere başkanlara diyor ki; “Sen yoluna devam et. Biz seni destekliyoruz. Ama hepimizin beklentisi aynı. Beklentimiz sorunlarımızı çözerek yol alman.” Bu diğer şirketlerde de böyle olmaya başladı. Son Mavi Marmara Genel Kurulu’nda da böyle oldu. Bu seçimde de tek aday ortak destekle ama aynı anlayışla; “Yeter ki iyi çalış. Biz sana sonuna dek çalışma imkânı verip yanında olacağız. Hedefine ulaşana kadar güçlü biçimde bunu devam ettirip sonucu süre içinde değerlendireceğiz” diyor. Artık seçimlerimde seçilen herkesin başkanı olarak seçiliyor. O anlayışla destek görüyor ve icraatlarında güçlü başkan anlayışı özel halk otobüs işletmecilerinde de işletmelerinde de kendisini gösteriyor.
DEĞİŞİM SÜRECİ:
Bu bir uyanıştır, bir değişimdir. Bura- dan çıkan sonuç esnafın artık tutunacak başka dalı olmadığı ve kaybetmeme adı- na dikkatli ama bir ve beraberliğe yönelerek kadro hareketini desteklediğidir.
Esnaf, Mavi Marmara’da Sayın Ramazan Başkan’a, Oda’da da bana, İstanbul Halk Ulaşım’da Naci Başkan’a, Öztaş’ta Mehmet Tekin Başkan’a diyor ki, “Benim senden başka tutunacak dalım yok. Beni senin yönetmen, ama çok iyi yönetmen lazım” diyor. Çünkü; bu dönemde esnafın başka bir alternatifi yok. O yüzden bizim çok iyi yönetmemiz, gerekiyor. Bu dönem de bize ciddi görev ve sorumluluklar düşüyor. Bu çok ağır bir yük. Gerçekten de çok ağır bir yük. Önce şunu söylemek mümkündü, “Ya esnafın yüzde kırkı beni desteklemiyor!” Hayır artık bunu söylemek de mümkün değil. Artık yüzde 100’ü sana destekle sonuna kadar destekle seçiyor. Anlayacağınız her gün 24 saat değil, 25 saat çalışıyor olmamız gerekiyor. Bu da yetmiyor. Hep birlikte bu dönemde dışımızda gelişen olaylar ve gidişatın gereklerini de hesaba katmalıyız.
GİDİŞATI GÖRÜYORUZ:
Her başkan sadece kendi içinde değil, diğer başkanlarla birlikte çalışması gerekiyor. Ortak anlayışla yol alması istişare içerisinde ve genel gelişmelerin bütününe bakarak icraatlarını bütünü tamamlayıcı yapması şart.
Ben bu noktayı gören gelişimin gittiği yeri doğru tespit ederek birlik içinde çalışan arkadaşlarıma güveniyorum. Bu güvenle hatırlatma yapıyorum. İstanbul her zaman olduğu gibi şimdi de örnek olmayı sürdürüyor. Dolayısıyla yeni ihdas edilen sistemde aksaklıklar var mı? Elbette var ve bunun için düzeltici işlemler konusunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT ile görüşmelerimiz devam ediyor. Bilmediğimiz, hiçbir yerde uygulanmayan bu sistem bir yerinde bir aksaklık doğuruyor.
Biz bunu çözüyoruz ama çözsek de bakıyoruz bir başka yerinde bir daha çıkıyor. Yine ortak çalışıyor birlikte meseleyi inceliyor ve yine çözüyoruz. Bu böyle devam ediyor. Bu yüzden de sistem oturana dek daha sıkı daha iş birliğine dayalı revizesinde yapılacakları da sunacak biçimde çalışmak zorunda olduğumuzu buradan belirtmek istiyorum. Yani; yeni dönemin kendine has sıkıntıları var ve biz bunları birlikte ele almada da örnek olup öyle çözüyoruz.
Farkında olduğumuz şey bütün sıkıntıların ortak sektöre mensupları olarak hepimizin sıkıntıları olduğu. Sadece sizin değil bizim hepimizin sıkıntıları. Yani, artık ortak akılla, ortak anlayışla ve kurumsal biçimde meseleye bakmaya başladık. Bütün ortaya çıkan gelişmelerin yeni yönlenişlerin farkındayız. Olup bitenlerin farkındayız ve bu yüzden arkadaşlar, birlikte çalışmaya da mahkûmuz. İstanbul tecrübesi İstanbul gelişmesin deki yenilenmeyi bu yüzden Özel Halk Otobüsçüleri olarak doğru yürüterek, aksamaları doğru biçimde iş birliği içerisinde çözerek, her zamanki gibi örnek olmayı sürdürmek için bu birlikteliği geliştirmemiz gerekiyor.
PANDEMİ ÖĞRETTİ!
Pandemi ile ortaya çıkan, sonrasında yapılacakların şekline de etki eden birçok olumsuzluklarla her zaman saha da yer alarak hizmetimizi sürdürme amacımızı önde tuttuğumuz için bugüne dek ülkeye örnek sunduk.
Dersleri sahada çalışarak gözleyerek, öngörülerimizi birleştirip yekvücut belirleyerek, üzerimizde taşıdığımız öncülüğü devam ettiriyoruz. Bu özelliğimiz kesintiye uğratmamamız gerekiyor.
Yani; şimdi, çok daha dikkatli, çok daha hariç müdahil olamayacaklarımızı da hesaba katarak, stratejilerimizi de olası gelişmeleri hesaplayarak birlikte yol alma ile belirlememiz lazım. Bunun için esnaf topyekûn desteğini, gidişatın hassasiyetine uygun bize verdiğini de çok iyi bilmemiz, bunu unutmadan yol almamız lazım. Elbette, esnafımızın bizi izlediğini de hesaba katmamız gerekiyor.
Artık başarılı olmak için daha çok çalışmak, profesyonel yapılanmaya geçişi hızlandırarak yaşadığımız sorunları, ülke geneli ulaşım uygulamaları içinde ve sürdürülebilir hizmet sisteminin doğru kurulmasına götürecek biçimde meseleye bakmamız şart. Bugüne kadar sergilediğimiz örneklerde Sayın Başkanlarım ve Esnaf Arkadaşlar olumlu sonuçlar elde ettiler. Gidişatın doğru kavrandığını dahası; kamunun da gidişata göre yenilenmesi gerektiği ortaya çıktı. Pandemi bunu hızlandırdı.
YENİ SİSTEMDE OLACAĞIZ:
Paydaşlığın bu çerçevede birlikte tekeri döndüren hizmeti sürdüren ortak anlayış içinde sorunlarımızı hepimizin soru nu olarak ele alınarak meseleye bakılmalı.
Benim kanaatim Özel Halk Otobüsçüleri olarak bizler gelişmelerin merkezinde meseleyi giderek bütüncül kavrıyoruz. Belediyelerin değiştiğini değişeceğini değişmeleri gerektiğini görüyoruz. Yasal düzenlemelerde ek kaynaklara kavuşturulmaları dahil, yenilenmelerin, bu yenilenmenin içinde paydaş olarak bizim de işletmeci olarak olmamız gerektiğini sistemin bu şekilde birlikte ele alınması gerektiğini görüyoruz. Bu noktayı da çalışmaların içerisine katıyoruz. Bu bizim için yarının sisteminde yer aldırıcı garantili ileri hamledir. Gereken değişimi kavrayışımız yarınlarda da birlikte yola devam etme kararlılığımız olduğunu ortaya koymaktadır.
Pandemi bize ve elbette dünyaya; bütün insanlığa, ciddi kayıplar ve zorluklar yaşattı ama bir taraftan da birçok şeyi, değişmesi gereken şeylerin artık miadını doldurduğunu da ortaya çıkmasına hız kattı.
Mesela yerel yönetimlere devletin yaklaşımında ek kaynaklar sunması gerektiğini, toplu taşımada öz sermayesini kullanan Özel Halk Otobüsü İşletmeciliğinin hizmeti kamu denetiminde veren olması gerektiğini ortaya koyarak ortak uy- gulamalarla sistem düzenlemelerinin şart olduğunu, geçmişin eksiklerinden kaynaklı kayıplar yaşatarak gösterdi. Bence; bunun henüz tam anlaşılmayan yanı, kamu-özel iş birliğinin geleceğin sisteminde şart olduğu işaretidir.
Bunun yönetişim anlayışıyla işletmecilik değişerek iki ucu kapalı yeni bir işletme modeli olarak yasal alt yapısını devletin güçlendirmesi meselesi de var. Ortak işletmecilik gerektiği, bu yüzden kamu gündemine henüz girmedi.
Bu konuda süreç tamamlanmadı:
İstanbul Özel Halk Otobüsçüleri olarak bu konuda da yapmamız gerekenler var. Devleti yöneten merkezi otorite dağınıklıkla sahada tek başına bırakılan, ihtiyaçlara cevap vermeyen sisteminin yüzünden iflasın eşiğinde varını yoğunu kaybeden esnafına sahip çıkması için girişimlerimiz artmalı”.