Türkiye’de 27 bini geçen elektrikli araçlar için zorunlu şarj istasyonları hem büyük hem girişimciler için yeni yatırım alanı…
Yatırım getirisinin sırları belirgin maliyetlerde değil, operasyonel performans ve uzun ömürlülükte yatıyor. Şarj altyapısının mevcudiyeti, elektrikli araçların benimsenmesinde önemli bir etken olmuş durumda. DC hızlı şarj teknolojisi bir yandan batarya kabiliyetlerinin kapsamını hızlı bir şekilde geliştirirken bir yandan da sürücülere kolaylığı ön plana koyuyor. Yatırımdan getiri alınabilmesi adına şarj istasyonu donanım ve yazılımının da yıllar boyunca tüm koşul ve talepler altında çalışabilmesi gerekiyor.
2011 yılında ABD’de üretim aşamasında olan sadece birkaç EA modeli bulunuyordu; 2017’de ise 30’dan fazla model oldu.
Artık yüz binlerce fişli araç ABD yollarında ve aylık bataryalı elektrikli araç satışları fişli hibritleri geçmiş durumda. Trend oldukça açık; her gün, hafta ve ay içerisinde hem araç üreticileri hem de tüketiciler şarj altyapısına ihtiyaç duyuyor. Hızlı şarj teknolojisi hem sunduğu hız seviyesi hem de bir bölgedeki birçok sürücüye hitap eden paylaşımlı ve toplu bir güç kaynağı olarak AC şarjla oluşturduğu bütünlük aracılığıyla bu ihtiyacı karşılıyor. Batarya teknolojisi hem maliyet azaltımı hem de güç yoğunluğunda gelişim açısından son yıllarda hızlı bir dönüşüm sürecine girdi. Birkaç yıl önce piyasaya sürülen BEV modelleri 16-25 kWh batarya kapasiteleri için 80-130 kmlik bir aralık sunarken günümüzün ve geleceğin modellerinde 50 kWh üzeri bataryalar için 320 km’yi aşan aralıklar sunuluyor. Bu bataryalar büyüdükçe belirli bir güç değerinde %80’e kadar şarj olmaları da daha uzun sürecek. Elektrikli araçların şarjı genellikle evde ve de standart 120V veya 240V’lik AC hizmetiyle yapılıyor. Bu uygun çözüm, doğrudan hizmet alan tek aileli konutların şarj ihtiyacının büyük bir ihtiyacını karşılıyor. Peki ya apartmanlarda, sıra evlerde ve dubleks evlerde yaşayan ve kendi garajları veya aldıkları belirgin bir hizmet olmayan araç sahipleri ne yapacak? Paylaşımlı EA şarj altyapısı, elektrikli araçları tercih etmek isteyenlerin ihtiyaçları için en ideal çözümü sunuyor. Bu ihtiyaç, şarj istasyonu başına düşen sürücü sayısının daha fazla olabildiği daha kalabalık konutlarda daha da belirgin oluyor. DC hızlı şarjı, daha kısa sürede, daha fazla sürücüye daha fazla elektrik enerjisi sağlıyor.
Hızlı şarja olan talep giderek artarken atılması gereken bir diğer adım ise uygulama. Bu bültende DC hızlı şarj istasyonu seçeneklerini incelerken sorulması gerekenleri ele alacağız. Bu ekipmanda daha ileri teknoloji ve iletişim gereksinimleri olduğundan standart bir araçtan daha fazla ön yatırım gerekiyor. Çevresel endişeler ve yükselen yakıt maliyetleri elektrikli araçlara olan talebi her geçen gün artırıyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre dünya genelinde 26 milyondan fazla elektrikli araç yollarda. Tahminlere göre, 2030 yılına kadar küresel çapta satılan aracın yaklaşık yüzde 25‘i elektrikli araçlar olacak. Elektrikli araçlar en büyük pazar payını temsil edecek, bunu otobüsler, kamyonlar ve minibüsler izleyecek. Research and Markets verilerine göre de elektrikli araç sayısı, 2030’a kadar 80,7 milyona ulaşacak. Bu böyle artacak ve uzayıp gidecek. Peki, ne zamana kadar? Kimse bilmiyor ancak, bu konunun daha çok uzun yıllar sürmeyeceği de kisin. Çünkü, her gün yeni bir teknoloji ortaya çıkıyor ve bir öncesini çöpe atıyor!