Özel Halk Otobüsçülerine desteği ile tanınan FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, “Gelişmeler ve toplu taşıma gerekleri toplu taşımanın yeniden düzenlenmesini gerektiriyor” diyerek, yapısal düzenlemede kalıcı finansman kaynak gerekliliğinin sürdürülebilirlik için en temel nokta olduğunu söyledi.
“Kent içi toplu taşıma araç pazarında ÖHO işletmeci esnafı tarafından fiyat istikrarını sağlatan uygulamaları “Demirbaş faktörü” olarak tanınmasına neden olan BMC, Karsan, Temsa gibi toplu taşıma araçları ve 2014 yılından beri de Ford Trucks Ağır Ticari Araçlar Yetkili Bayii FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, 2022 yılı sonuçlarına göre 2023 yılı toplu taşıma sistemi ve ÖHO işletmecilerine dönük söyleşimizi sunuyoruz… “
KTT: Türkiye’de yaşananların kırılma noktası 2021-2022. Özellikle, 2022 yılı çok önemli. Bu açıdan bakınca biten yılın 2023 yılına etkisi sizce nasıl olacak? Sadece belirsizliklerin arttığı bir yıl mı, yoksa edinilen sonuçlarıyla 2023’e ek alan açan mesela “stokları bitiren destek yılı” şeklinde mi değerlendirilebilecek? Pazar nasıl yol alacak? İşletmecileri ne bekliyor?
Mustafa DEMİRBAŞ: Aslında her yeni yıl, geçen yılın önemine uygun bir getiri ile kendini gösterir. Bu açıdan 2022 sonuçları 2023 konusunda davranışlarımıza etki eder. Bizim açımızdan 2022, bilinen nedenlerle stokların sıfırlandığı yıl oldu. Aralık itibarı ile stoklarımızla bir tane dahi otobüs kalmadı. Şu anda 2023’e sıra yazıyoruz. Mevcut siparişler bitene kadar da 2023’e mecburen sıra yazacağız, yeni teslimatlar 2023 model olarak Mart Ayı’nda başlayacak. Genel gelişmeleri ve koca bir yılı etki edecekleri görmeden bilmeden konuşmak zor. Dünya’da yaşanacak gelişmeler için konuşmak da çok iddialı olur. Daha doğrusu herkese açık kaynak bilgileri tekrar olacağından tekrara gerek yok. Böyle olsa da bizdeki durum da üç aşağı beş yukarı ortada. Yaptığımdan yola çıkarak söylersem, önceki yıllarda otobüs fiyatları uygun olduğu için stok yaparak piyasaya veriyorduk. Bu da senin uzun zamandan beri “FSM Demirbaş Faktörü” dediğin desteği sunan sonuç oluyordu. Ne yapardık? Planlı çalışırdık.
Önceden planlı ihtiyaç duyulacak pazarda ne kadarını satarım hesabıyla artı eksi toleransları da hesaplayarak, daha uygun fiyatla üreticiden toplu alırdık. Hem ona planlı üretim yapma imkânı verir, hem de daha makul ücretlendirme yapabilirdim. Böylelikle de dediğin o pazara katkıyı da sağlardım. Ancak, bildiğiniz gelişmeler ve mevcut ekonomik kriz yanında öngörülmeyen enflasyonist olumsuzlukların da beraberinde getirdiği maliyet artışları alıştığımız düzenden bizi ayırdı.
Uygunluğundan tercih ettiğimiz hem esnafa uygun hem piyasayı coşturmayan fiyatlandırmamız ne yazık ki önceki yıllardaki adetlerde stoklu çalışma imkânımızı zora soktu. Sokmaktan öte düpedüz kısıtladı. Hatta ortadan kaldırdı. Bir de biz stoklu çalışmak istesek de belirttiğim gelişmeler sonucu; üreticilerin yerel ve global tedarik zincirindeki sıkıntılar yaşaması üretimi zora soktu. Üretimde aksamalar zaman kaybı. Beklemeler gibi araç teslim sürelerimim uzatmasıyla ek sorunlardan yol alamaz olduk.
Zincirleme etkiyle karşılaşınca, bize has devam eden saha etkinliğimiz kırıldı. En azından beklenen seviyede devam edemedi. Bu sebeple ileri tarihli satış yaparak 2023 yılı ocak ve şubat aylarında teslim edilmek üzere planlamalar yapmak zorunda kaldım. Sanırım bir süre daha kalacağım… Hesap, kitap meselesi ve hesap kitabın tutması meselesi de önemli… Bu nedenle, 40 adet otobüsü sattık.
KTT: Otobüs işletmeciliğinde esnafın alım yaklaşımları, buna etki eden gelişmelerde insan taşımasında ortaya çıkan sonuçlar, sizce 2023 yılında ne gibi öncelikleri öne çıkaracak? Yeni yıl araç satışı açısından sizin, alım imkanları açısından da esnaf için 2023 nasıl olacak?
Mustafa DEMİRBAŞ: 2022 yılı için yaptıklarımla bilgi vereyim. Neyi nasıl yaptım? Onu anlatarak net fikir verebileceğimi düşünüyorum. Biz, bugüne kadar 70’e yakın otobüsü yurt içi yurt dışı, kamu-özel müşterilerimize sattık. 350 adet kamyon satışı da gerçekleştirerek 800 milyon TL.’lik bir ciroya ulaştık. Satılan otobüslerin 10-15 âdeti esnafa, bir kısmı kamuya satıldı. Diğer kısmı da yurt dışına ihraç edildi. Tabii, öncelikle, FSM Demirbaş derken, bizim 25 yıldır Özel Halk Otobüs esnafına, kazandırarak satan olduğumuz gerçeği var. İşte tam bu noktada 2021-2022 ve 2023 yılında sorunlar ortaya çıktı. Daha genelleme ile söyleyeyim, son 4 yıldır Özel Halk Otobüsleri’nin gelirinin düşük olması, fiyatların hızla yükselmesi, taşıt kredisi faizlerinin artması, vadelerin kısalması neticesinde esnafın, sıfır otobüs alma imkânını ortadan kaldırmıştır. Bu da yetmemiş, ayrıca bunun dışında son sekiz aydır bankaların kredilerde daralmaya gitmesi, hatta kesmesi ve eskiden vermiş oldukları 60 aylık vadeleri ortadan kaldırmaları nedeniyle, bundan sonra hiçbir otobüsçü esnafımız, ne yazık ki otobüsünü yenileme şansına çok fazla sahip olamamasını getirdi.
KTT: Belirttiklerine katılırken, teknolojinin öne çıkması aynı zamanda yeni nesil kalite ve konfor getiren dijital teknolojiye dayalı üretimlerle hizmeti öne çıkardı. Bu alım imkânı açısından, işletmeciliğin önemini de ortaya koydu. Özellikle, Özel Halk Otobüsü esnafı küçülme mi, yoksa, kurumsallaşıp sermaye şirketi olarak profesyonelleşmeye geçişi benimseyerek yol alma tercihi mi görülebilir?
Mustafa DEMİRBAŞ: Teknolojinin getirdiği konfor ve kalabalık şehirlerde trafiği azaltan bir unsur olarak Özel Halk Otobüsleri’nin toplu taşımaya daha iyi hizmet verebilmesi için bu araçların yenilenmesinin gerekli olduğu aşikâr. Maalesef ekonomik kriz yüzünden belediyeler esnafa gelir desteği verme yerine, araç kullanım yaşını artırarak, yani kullanma süresini uzatarak veya daha eski model araç almasına müsaade ederek hem esnafı hem de kamu hizmetinden yararlanan halkımızı eski veya yıpranmış araçlara mahkûm bırakmaktadır. Bu bir anlayış olsa da gelişmeyle çelişen durumdur.
Esnaf için sermaye kaybettirici sonuç doğurmaktadır. Esnaf, “alım gücünü belirleyen araç kredileri ile ilgili hükümetimizin konuya acil çözüm bulması gerekmektedir” diyor. Ben de buna katılıyorum, hem de hiç vakit kaybetmeden bu yapılmalı.
KTT: 25 yıldır esnafa destekle araç sağlayan oldunuz. Şimdiye kadar Demirbaş stratejisi, “esnafla birlikte kalkınmak, katlanılır maliyetle alırken kazandırmak” oldu. Şimdi esnaf hizmeti sürdürmek, tekeri döndürmek için finansman temininde zorda. Belediye desteği almasa hizmetini veremediği gibi ayakta da duramıyor. Dünya iş birliği ile formüller üretiyor. Sizce, çare için devletten ve işletmecisinden nasıl bir işlem ya da düzenlemeler beklenmeli?
Mustafa DEMİRBAŞ: Hükümet konuya çözüm bulmalı sözümü tekrarlayarak, var olan uygulamalarını gözden geçirmeli. Mesela; Halkbank’ın düşük faizli uzun vadeli kredi imkânı var ama hem alma şartlarının teferruatlı olması, hem de mevcut talep/ miktar/zaman karşılama oranının düşük kalması, araç bedelinin yüzde 40’ına tekâmül eden tutarda karşılanma gibi parametreler, Özel Halk Otobüsü esnafının bu imkânı kullanmasını önlüyor.
İMKâN SAĞLANMALI:
Demek ki; saha uygulamasında kamu ve özel tüm bankalarda kamu hizmeti yapan esnaf için tıpkı konut imkânı projesi gibi krediye ulaşım kolaylaştırılmalı. Şu an krediye ulaşmak kolay değil. O zaman kolaylık sağlanmalı. Kolaylaştırılmalı ve araç bedelinin yüzde 100’ne kadar, fatura bedeli üzeri kredi verdirme zorunluluğu getirilmeli. Nitekim geçen yıl, 1.5 Milyon TL. olan bir otobüs bu yıl 3.5 Milyon TL. olmuştur. Fatura bedeli üzerinden kredi miktarı belirlenirse araç değişimi gerçekleşecektir.
Halk Bankası’nın dışında toplu taşımaya yönelik kaynak ayırabilecek diğer kamu ve hatta özel bankalar da bu işe destek vermeleri devlet tarafından mecburi kılınmalıdır. Gelir-gider meselesinde; kamu otoritesi denetimli çalışan esnaf, belediye devlet ve banka iş birliği ile ödemeler düzenlemelerinde gereken ortak çalışmayla çözüm üretileceğini düşünenlerdenim. Eğer, devlet bu noktayı böyle ele almazsa; kendi sorumluluğunda, belediyeler üzerinden verilen toplu taşıma hizmet görevinin zora gireceği, devamında da Özel Halk Otobüsü esnafı iflasla devre dışı kalırken, hizmetin icrasının da istenen seviyede yapılmamasına varan ek sorunu doğuran bir gelişmeye de kapı aralanacaktır. Dolayısıyla kamu otoritesi de zora girecektir.
Eskiden İstanbul’da 200-300 otobüs değişimi yapılırken bugün 20-30 tane araç değişimi yapılıyor.
Yeni araçlar toplu taşımaya kalite getirecek olup şehrin trafiğini de önemli ölçüde rahatlatacaktır. Burada dikkat çekmek istediğim en önemli konu: Bugün itibarı ile Halk Bankası dışında hiçbir bankada 12 ay vade üzerinde bir kredi uygulamasının olmaması. bu yok. Sabit gider artışları da düşünüldüğünde 12 aylık kredi taksitini kimse ödeyemez. Halk otobüsü esnafına özel bir kredi gerekir. Bankaların tahsis edeceği kredilerle sektör sübvansesi sağlanarak bu sorun çözülebilir. Çünkü, toplu taşıma hizmeti veren esnafımız kamu hizmeti yapıyor. Karar vericilerin, burada toplu taşıma esnafına otobüs alımı ve krediler ile ilgili destek vererek otobüslerin fatura karşılığında kredi desteği vermek sorunu kökten çözer. Yeni sorunlar çıkmadan yapılırsa mesele kalmaz. 2023 sorunların çözüldüğü yıl olmasını diliyorum”