İSTANBUL- İstanbul Büyükşehir Belediyesi iktisadi kuruluşu İETT İşletmelerinin hazırladığı özel çalışma yönergesine göre onun denetim ve yürütümünde yardımcı unsuru olarak ücreti mukabil hizmet veren özel halk otobüsçüleri, bir asırlık hizmet süresinin son 20 yılında zor duruma düşürüldük diyor. Özellikle siyasi popülizme dayalı erkan hizipleşmesinden kaynaklı uygulamalardan dolayı oluşan mücbir sebeplerden zora sokulmasının artmasıyla sonunda çalışamaz duruma geldiklerini söyledi. Esnaf Odası Başkanı Göksel Ovacık, özel halk otobüsçülerinin oluşan mücbir sebeplerden dolayı İBB’nin esnafa hizmet karşılığı vermesi gereken hak edişleri ödeyememesi, ödememenin 4. Ayda da yapılamayacağı bildirilmesi üzerine, şirketler ve kooperatif başkanı ile yöneticilerle son durumu değerlendirdiklerini, tekeri döndüremez, hizmeti veremez hale gelen esnafın, biriken önceki borçları ödeyememesi yüzünden akaryakıt alamaz durumuna düşerek, şoför maaşlarını dahi ödeyemez hale düşürülmeleri sonucunda ödememe devam etmesi durumunda çalışamama kararı aldıklarını, rotasyondan ayrılma başvurusu yaparak 22 mayısta kontak kapatacaklarını açıkladı.
Bıçak kemiğe dayandı diyen Oda Başkanı, “Bildiğiniz gibi 4. ayımızı da para almadan geçirdik. Bize taahhüt verilerek ayın 15’inde 500 milyon ödeme yapılacak denilmişti. Fakat mayıs ayı 15’ine geldiğimizde ödenmedi. Yaptığımız görüşmeler doğrultusunda böyle bir rakamın ödenemeyeceğini de bize bildirildi. Nisan ayında aldığımız para ile işin dönmeyeceğini bıçağın kemiğe dayandığını hem esnaf hem de biz söylüyoruz. Bir yol haritası çizme gerektiğini söyledik. Herkesin görüşlerini aldık. Maalesef bu şartlarda işi yürütemeyeceğimiz kararı alındı. Perşembe günü araçlarımız yakıt alamadığımızdan ve personel maaşını ödeyemediğimizden maalesef işe çıkamayacağız. Şimdiden söyleyelim İstanbul halkının mağdur olmasını istemiyoruz. Ama, geldiğimiz nokta, getirilen nokta bizim suçumuz değil. Bu ödemelerin yapılmamasından dolayı ister istemez rotasyon dışına çıkmış olacağız. Bunun başvurusunu bildirimini idareye yaptık. Belediyeden ödeme alır ve ödeme takvimi belirlenirse süreci değerlendireceğiz. Çok önemli bir durum. Belediyenin bize göstereceği tavır yolumuzu belirleyecek. Süreci doğru yönetmeliyiz.“
UZUN ZAMANDIR ÇÖZÜM ARIYORLAR:
İstanbul özel halk otobüsçüleri İşletmeci esnafı, yaşadıkları sorunlardan kurtarılarak sürdürülebilir sorunsuz çalışma imkânı sağlanması için hükümet yetkilileriyle yıllardır çözüm görüşmelerini devam ettirip, önemli adımlar atmış. Birçok görüşmeler sonucunda, çözüm için mecliste komisyon kurulmasına varan gelişmeler yaşanmış. Çözüm sözleri bakanlarca verilmiş olmasına rağmen siyasetten kaynaklı ara vermelerle esnafın taleplerinin gereği yerine getirilmediği biliniyor. Özellikle son yıllarda İstanbul İBB yönetim değişimi sonrası artan sorunlarla esnaf iyice çalışamaz duruma geldiği yakınması artmış, giderek rutin hak edişlerini aylarca geriden almaya varan aksamalar yaşadığını dillendirmişti. Esnaf öncelikle hakkaniyetli hak ve hukuka uygun adil çözümlerle sorunlarına el atılmasını istemiş, ödeme aksamalarına son verilme gereğini dillendirmişti.
SONUNDA “YETER” DEDİLER
Asırlık tarihi geçmişinde her halükârda hizmeti sürdüren halka hizmeti kamu adına yapmanın bilinciyle öz sermayesini tüketme pahasına çalışan özel halk otobüsçü esnafın günde 2 milyona varan taşıma hizmetinin aksatılmasına kamu duyarsızlığı netleşip, İBB’nin ödemede öncelik vermeme davranışını sürdürmesi, aynı yaklaşımla iktidarın yıllardır devam eden oyalamasıyla soruna kalıcı düzenleme gereğini hissetmemesi aynı siyasi popülizmle meseleye aynı pencereden bakmaları, tekeri döndürememe noktasında olan esnaf odası, şirketler ve kooperatiflerin de aldıkları ortak kararla son çare gelir gider dengesizlikleri ve güncellenmeyen sabit gider rakamlarının bir yıl geriden ve zamanında ödenmemesinden kaynaklı sorunların çözülmemesi, daha öncesinde esnafın defalarca saraçhane mitinglerinde bünye içi belediyeyi dahil eden çözün çağrılarına, çözümde iş birliği talepleri duymazdan gelme üzerine, rotasyondan çıkma kararı ile tekeri döndüremeyecek noktaya gelindiği ilan edildi.
YOLCU NE DİYOR?
Toplu taşımanın değişen ve yeniden yapılanan dünyada öncelikli ve entegre yaklaşımla kamu özel iş birliği ile verildiğini görüyor. Dünyada gelişim ve değişimde ana taşıyıcı unsuru sayıldığını görüyor. Bu anlayışa bizim bakışımızdan ise rahatsız. İstanbul’da bölgelere göre değişen anlayışlarda yolcuda gözlenen ortak anlayış, kamu yaklaşımında ÖHO sorunlarına duyarsızlıktan tedirgin. Ücretsiz uygulama şeklinden de öyle. Sessizce izlemeyi tercih ederken, ihtiyatı elden bırakmadan görüşlerine başvurduklarımızın birçoğu, siyasi popülizmin getirildiği noktada en temel hizmet olan toplu taşıma hizmetinin verilmesine kamunun aldırmaz noktada tutması, siyasi önceliklerinden görmemesinden tedirginlik duyuyor. Tedirginliği sistem açısından insana hizmete bakışta olumsuzluk olarak değerlendiriyor. yarım asrı geçen zamandan beri İstanbullu olan Ahmet Köylüoğlu’nun ilginç ve olabilirliği yüksek görüşü şöyle; “Dağın fare doğuracağı belliydi. Ama bu denli umursamazlığı beklemiyorduk. Söz birliği etmiş gibi garip siyaset benzerliği sergilenir süreç yaşanıyor. Tabi, bu bize karşı. Ülkemizde saha gerçeğine aldırmayan siyasetçiler, siyasi popülizmlerinde ortak anlayışla algı oluşturmakta. Bu yetinmeyle, sorunlar azalsın yerine, tersine sanki hepsi sorun artırma yönünde yarışır gibi. Biz yolcular; ücretsiz taşımada adaletsizce ceremesini esnafın ödemesinden rahatsızız. İktidarı muhalefeti herkes, “bütün toplu taşıma ücretsiz olsun” demeli. Bunun için şimdikinden daha adil olur. Önerim kentte yaşayan bütün resmi ikamet kaydı olanlardan “Hizmete katkı Payı” adıyla cüzi kesinti yapılarak, maliyeti karşılama yolu benimsensin… Bu aynı zamanda artan trafiğe son veren akıllı ulaşımla özel araç kullanımını azaltacak bir sonuca dahi doğuracabilir…”