OSS Derneği’nin üyelerinin katılımıyla düzenlediği anket üçüncü çeyrekte sektörün durumunu ve yaşanan sorunları gözler önüne serdi…
PANDEMİ ile artan araç hareketliliğinin sektörde ciddi talep yaşanmasına neden olduğunu söyle- yen Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği’nin (OSS) Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özalp, “Ancak, planlama ve tedarikle ilgili sıkıntılar var. İnsanlar yedek parça ihtiyacını gördü. Örneğin 100 birim satılan ürünün 120 birim ola bileceğini öngörüyorken, şimdi 150-200 birim talep olduğunu görebilmek günün şartlarında çok kolay değil. Talep öngörülemiyor” diye konuştu.
Tüm bu süreçlerin tedarik zincirinde kırılma noktalarına neden olduğunu vurgulayan Özalp, “Tedarik zincirindeki kırılan noktalarının birincisi, ‘orijinal parça’ dediğimiz araç üretiminde kullanılan parçaların üretilememesi. Bildiğiniz üzere geçen yılı da dahil edecek olursak otomotiv sektöründe üretimde 10 milyondan fazla araçlık bir kayıp var.
Çünkü, çip yok ve çip olmayınca diğer parçalar da üretilemiyor. Çip krizi yalnızca aracın banttan çıkmasıyla ilgili bir durum değil, bu durum diğer ye dek parça taleplerinin de durdurulmasına sebep oluyor. Çünkü genel anlamda orijinal yedek parça üreticileri, parçalarını direkt aracın üretim ve montajına verdikleri için burada sıkıntı yaşıyorlar. Bu, en önemli krizimiz. Çip sadece araçlarda yok, yedek parçalarda da var. Bazı çiplerin olmaması, yedek parça üretimini de etkiliyor” dedi.
“İlk defa aftermarket (satış sonrası) parçalarında sıkıntılar oldu. Bu, pandeminin ardından yaşandı” diyen Özalp, “Pandemi ile birlikte olan bu değişimin ardından Uzakdoğu kaynaklı ürünler avantajını yitirdi. Bunun temelinde üç büyük sıkıntı var. Birincisi; hammaddenin yeteri kadar gelmemesi, hammaddeye ulaşılamaması, fiyatların çok yükselmiş olması. Eski noktaya artık gelinmesi çok zor. Bunun la beraber enerji, elektrik büyük bir sıkıntı. Çin’deki fabrikalarda elektrik sıkıntısı nedeniyle 3 gün çalışma, 4 gün kapatma durumu var. Bu, maliyetlerimizi artırıyor, verimliliği azaltıyor. Üçüncüsü de navlun maliyetleri 4 kat arttı. Çin’in ucuz mal avantajı, navlun maliyetleriyle avantajını yitirdi. Firmalar, Çin’de ürünlerini ürettirmiş de olsa parasını ödemiş de olsa ürünlerini almıyorlar. Bunun kısa vadede çözülmeyeceğini, par- ça bulunurluk krizinin 2022’de süreceğini öngörüyoruz. Geçen yıl ve öncesine göre satışlarımız arttı.
Durumumuzu özetlemek gerekirse; talep, satış var, beklenti yüksek ama bunu karşılamak için gerekli yedek parça tedarikinde hammadde, lojistik ve maliyet kaynaklı sorunlar yaşanıyor” diye konuştu.