Ulaştırma ve Kalkınma Politikası Enstitüsü, 1000 şehir üzerinden yaptığı araştarmanın raporunda dünyanın “yürünebilir şehirleri”ni açıkladı. Listede; Hong Kong, Moskova, Paris, Londra ve Bogota ilk beşte yer alıyor…
ABD merkezli Ulaştırma ve Kalkın- ma Politikası Enstitüsü (ITDP) dünyanın en çok yürünen şehirlerini açıkladığı bir rapor yayımladı. Ensti tü hazırladığı raporda, araç trafiğine kapalı yolları, yurttaşların okullara ve sağlık hizmetlerine rahat ulaşım ve son olarak kısa yürüyüş mesafeleri üzerinden bir değerlendirme yap- tı. Hong Kong (Çin), Moskova (Rus- ya), Paris (Fransa), Londra (İngiltere) ve Bogota (Kolombiya) yaklaşık 1000 şehri geride bırakarak listenin ilk 5 sırasına yerleşti.
ITDP ARAŞTIRMACILARI TARAFINDAN HAZIRLANARAK YAYINLADIĞI RAPORDA:
a. Şehirleri yürünebilir hale getirmenin
b. İnsan sağlığını olumlu yönde değiştirdiğini,
c. Egzoz gazı salınımını azaltarak küresel ısınmanın önüne geçileceğini,
Güçlü bir ekonomik model inşa etmek için büyük önem taşıdığının altını çizdi.
Ayrıca hazırlanan söz konusu raporda ABD’li şehirlerde kentsel yığılmaların yaşandığı, ve yürünebilirliğin çok düşük olduğu vurgulandı.
İlk ölçümde, nüfusu 5 milyondan fazla olan şehirler, park sayıları, caddelerde bulunan yaya yolları ve araç trafiğine kapalı meydanların durumu kategorileri üzerinden değerlendirildi.
İKİNCİ ÖLÇÜMDE 1 km. içinde:
Yurttaşların sağlık ve eğitim kuruluşlarına olan yürüme mesafeleri göz önüne alındı.
Fransa Paris’te insanların yüzde 85’i yürüyerek sağlık ve eğitim kurumlarına ulaşabiliyor.
Sağlık ve eğitim kurumlarına yürüyerek ulaşılabilen ilk 5 şehir:
Paris (Fransa), Lima (Peru), London (İngiltere), Santiago (Şili), Bogotá (Kolombiya)
Raporda üçüncü kategori binaların büyüklüğüydü.
Daha küçük ya- pıların bulunduğu kentlerde yurttaşların daha rahat hareket ettiklerini açıklayan araştırmacılar, listenin başına Sudan’ın Hartum kenti yerleşti.
Küçük binaların bulunduğu ilk 5 büyük şehir:
Hartum (Sudan) Bogotá (Kolombiya) Lima (Peru), Karaçi (Pakistan) Tokyo Japonya)
Rapora ayrıca yürümenin kolay ve daha güvenli olduğu yerlerde obezite oranlarının daha düşük olduğunu, çocukların oyun süresinin daha fazla olduğunu ve yerel işletmelerin finansal anlamda daha iyi performans gösterdiği de eklendi.
ITDP Başkanı Heather Thompson;
Yaptığı açıklamasında bireysel araç kullanımının ciddi anlamda önlenmesi için özendirici uygulamalar oluşturulması gerektiğine dikkat de çekerek:
“Güvenli ve cazip kentler kurmanın anahtarı, kentlerimizi taşıt kullanımından tamamen uzaklaştırmaktan geçiyor. Özellikle, Covid-19 virüs döneminde insanların toplu taşıma araçlarından uzaklaştığı, ulaşım için özel araçlarına yöneldiği için yürüyüş alanlarını genişletmenin acil öncelik olduğunu düşünüyorum” dedi.
İNSANLAR YOLLARI KULLANDIKÇA BU ARAÇLAR OLMAYACAK!
“Gezegendeki şehirlerimisin sokakları arabalarla dolu” diyen ITDP araştırmacısı Taylor Reich; “Şehirlerin bu kadar arabalarla doldurulması, çok doğru bir davranış değil. Yerel yöneticiler, bu durumu yönettikleri alanda yaşayanlar için daha sağlıklı bir hale getirmeliler” dedi.
London School of Economic’te öğretim görevlisi Alexandra Gomes ise raporu şu sözlerle değerlendirdi; “Yürümek yaşanabilir şehirler için çok önemli ve sakin bir şehirde yaşamak her bireyin hakkı. Bununla birlikte yürünebilir şehirler dünyanın birçok şehrinde sonradan planlandı” dedi.
Gomes; teknolojinin klasik anlayışları değiştirerek de ihtiyaca karşılık vermesi yerleşik algıya alternatif üretici etksini de ele alarak;
“Örneğin, Londra gibi bir şehirde, yürüyüş yolları için önemli iyileştirmelere ihtiyaç bulunsa da, bu eksiklik metro taşımacılığıyla aşılıyor. Fakat, dünyanın birçok şehrinde yürüyüş yolları olmadığı için insanlar bireysel araç kullanımına yöneliyor.
Bu durum, hepimiz açısından geleceğimize etki etmesi en yüksek riskleri oluşturuyor.” şeklinde değerlendirme ile dikkat çekti